Karaköy – Galata hattındaki değerli yapılar tek tek elden geçirilerek sosyal hayata kazandırılıyor. Eski adıyla Voyvoda şimdiki adıyla Bankalar caddesi bu yapılara en çok ev sahipliği alanlardan. Cadde üzerinde yer alan en önemli yapılardan biri de The Bank Hotel’e ev sahipliği yapıyor. Gastronominin turizimde öneminin arttığı şu günlerde otel, üst katlarında 2 önemli mekana ev sahipliği yapmakta. Bunlardan Serica Restaurant ipek yolundaki uygarlıkların yeme-içme alışkanlıklarından esinlenen fine dining bir restoran. The Bank Roof Bar ise manzarası, imza kokteylleri ve atmosferi ile nitelikli turist ve lokallerin ilgi odağındaki önemli teras barlardan. Osmanlı’da bir dönemin finans merkezi olan bölgedeki yapılar gerçekten görülmeye değer. İtalyan mimar Antoine Tedeschi tarafından 1867’de yapılan ve 2021 itibarı ile The Bank Hotel olarak hizmet veren otel, içerisindeki kasaları, daktiloları ve yazar kasaları ile adeta bir müzeyi andırıyor. Otelin üzerinde yer alan The Bank Roof Bar ise, tarihi yarımada ve haliç manzarası ile şehrin en keyifli teras mekanlarından. The Bank Roof Bar’ı sadece manzarası özel yapmıyor. Akşamüstü itibarı ile hareketlenen mekanda imza ve klasik kokteyller ile ortaya paylaşıma uygun eşlikçeleri deneyimlemek oldukça keyifli. The Bank Roof Bar, servisi ve rahat oturma grupları ile konforlu bir mekan atmosferi sunuyor. Rüzgardan korunaklı alanları da olan teras barda, yüksek olmayan ama ortama dinamizm katan müzikler çalıyor. Menüdeki trüf bölümünden Karamelize Soğanlı Burger ve Dana Carpaccio denemesi gerekenlerden. Ortaya söyleme adına Bebek Kalamar Tava, Kabak ve Yeşil Salata ön plana çıkanlar arasında. Özellikle şarap eşlikçisi olarak peynir ve şarküteri tabağı da sunan mekanda imza kokteyller baş rolde. Bu kokteyllerden viskili Disco is Not Dead ve ferahlatıcı Fancy Lemon denenebilir.
